YURTDIŞI PATENT BAŞVURUSU

Patentler alındıkları ülkeler için hak sahipliği oluşturur. Türkiye’de alınmış bir patent, sadece Türkiye içinde sahibine hak tanımaktadır. Bu sebeple ticaret yapılması hedeflenen ülkeler için de başvurular yapılarak koruma talep edilmelidir. Bir patent başvurusunun yurtdışı ülkelere de açılması için süre ilk başvuru tarihinden itibaren 12 ay ile sınırlandırıldığı için bu sürenin aşılması halinde yurtdışı tesciller yapılamamaktadır. Yurtdışında patent başvurusu yapılmak isteniyorsa, Türkiye’deki başvuru tarihinden itibaren en geç 12 ay içersinde PCT, EPC v.b. yurtdışı patent başvuru sisteminin seçilmesi gerekmektedir.

&s tarafından.|2013-05-09T22:40:34+03:00Perşembe, Mayıs 9, 2013|Kategoriler: Duyurular, Genel, Haberler, Marka, Patent, Tasarım|YURTDIŞI PATENT BAŞVURUSU için yorumlar kapalı

Patent Mühendisi Nedir?

Patent Mühendisi, Fikri ve Sınai Haklar, özellikle patent konusunda uzmanlaşmış mühendis kökenli kişilere verilen gayri resmi ünvandır.

Bilindiği gibi ülkemizde bulunan özel ve devlet üniversitelerinde patent mühendisliği eğitimi veren bir bölüm bulunmamaktadır. Bu yüzden “patent mühendisi´´ kavramı gayri resmi bir unvandır.

Patent Mühendisleri, firmaların Ar-ge ve Fikri Haklar ile ilgili bölümlerde görevlendirildiği gibi özel patent bürolarında da çalışabilmektedir.

Patent mühendisi ve patent vekili kavramları birbirine karıştırılmamalıdır. Üniversitelerin herhangi bir dört yıllık bölümünü bitiren kişi patent vekili olabilmektedir. Patent mühendisi ise, patent tescil işlemleri konusunda uzmanlaşmış, üniversitelerin teknik olarak eğitim veren bölümlerini bitirmiş ve teknik altyapıya sahip olan kişidir.

&s tarafından.|2013-05-09T21:58:29+03:00Perşembe, Mayıs 9, 2013|Kategoriler: Duyurular, Genel, Haberler, Marka, Patent, Tasarım|Patent Mühendisi Nedir? için yorumlar kapalı

SOSYAL MEDYA VE MARKA

Sosyal medya son dönemlerde hayli popüler. Markalar da bu popülerliğin farkında ve bundan yararlanmak istiyorlar.
Birçok marka sosyal medyada bir şeyler yapma telaşında. Facebook, twitter hesapları açıyorlar. Bazıları bunların yönetimini sosyal medya ajanslarına veriyor. Bazıları ise kendi bünyelerinde çalışmalar yapıyorlar. Sonuç olarak ilgisiz kalamıyorlar.
Sosyal  medya bir marka için ne ifade ediyor?
Sosyal medya markanın müşteri kitlesi ve potansiyel müşterileriyle en çabuk iletişim kurabildiği yerlerden biri.  Burada bir topluluk var ve siz onlara “merhaba ben geldim. Tanışalım” diyorsunuz. Ürünlerinizi  tanıtıyor, kendinizden bahsediyorsunuz. Gelen tepkilere bakıyorsunuz. Daha sonraki çalışmalarınızda bu verilere göre hareket ediyorsunuz.
Sosyal medyada bir markayı, vapurdaki satıcıya benzetiyorum. Vapurlarda gelip kendini tanıtan ve ürünlerini anlatan satıcılara. Örneğin, Facebook 32 milyon kişilik bir vapur sizde buradaki yolculara ürünlerinizi anlatıyorsunuz. Yolcular beğenirse satış yapıyorsunuz.
Peki sosyal medya markalar için yararlı mı, zararlı mı?
Avantajlar ve dezavantajlar şeklinde inceleyeyim.
Avantajlar:
1.    Düşük maliyetli: Reklam mecralarının fiyatlarını takip ediyor ve dönem dönem reklam çalışmaları yapıyorum. Diğer mecralarla kıyaslayınca sosyal medya daha hesaplı. 1-2 dakikalık bir reklam filmini televizyonda yayınlatmak için çok ciddi bütçeler ödemeniz gerekirken aynı videoyu sosyal medyada ücret ödemeden yayınlayabilirsiniz.
Sosyal medyadaki diğer reklam alanları televizyona kıyasla daha uygun. Ama ileride bunun değişeceğini düşünüyorum.
İngiltere’de şu anda internet kullanım oranı televizyon izlenme oranını geçmiş durumda. Ülkemizde de bunun yakında böyle olacağını düşünüyorum. Sonuçta fiyatı belirleyen  arz ve talep. İnternetin etkinleşmesi fiyatlarını da arttıracaktır.
Markaların sosyal medyaya adeta hücum etmelerinde fiyat uygunluğu çok önemli bir etken.  O yüzden sosyal medyayı etkin ve doğru kullanan markalar hem bütçelerini daha doğru kullanmış olacaklar hem de daha iyi sonuçlar alacaklar.
2.    Ölçümlenebilir: Televizyon, radyo veya açıkhava reklamları için her ne kadar size belli rakamlar verilse de tam olarak kaç kişinin gördüğünü tespit edemiyor, ölçemiyorsunuz. 500.000 tirajlı bir gazeteye verdiğiniz bir reklamı o gazetenin kaç okuyucusunun gördüğünü bilemiyorsunuz.
Sosyal medyada bu durum farklı. Okuma oranı, tık sayısı, yapılan yorum adedine bakarak tüketiciyi ölçümleyebiliyorsunuz.
Mesela Facebook’ta markanızın bir hayran sayfası var ise;
Günlük, haftalık, aylık aktif kullanıcı sayınız,
Günlük, haftalık, aylık beğeni ve yorum sayınız,
Kullanıcılarınızın yüzdelik oranlarının kadın, erkek ve yaş gruplarına göre dağılımlarını,
Kullanıcıların yaşadıkları ülke ve şehirleri görebiliyorsunuz.
Tüm bu bilgilere sahip olunca da çalışmalarınızı bu özelliklere göre yapıp daha doğru sonuçlara ulaşabiliyorsunuz.
3.Hızlı ve kolay ulaşım: Dünya da yaklaşık 900 milyon, ülkemizde 32 milyon Facebook kullanıcısı var. Bu kitleye ulaşım ise her zamankinden daha kolay.
Dezavantajlar:
1.    Girişi kolay-çıkışı zor: Sosyal medya’da çalışma yapmak, giriş yapmak çok kolay.Bu işten alnınızın akıyla çıkmanız ise hayli zor. Çünkü online itibar yönetiminizi çok doğru yapmanız gerekiyor. Ülkemizde bu alanda uzman insan sayısının azlığı bu işi daha da zorlaştırıyor.
Markanızı çok iyi temsil etmeniz, hata yapmamanız ve tepki çekecek hareketlerde bulunmamanız gerekiyor. Mesela Dünyaca ünlü tekstil markası Gap bir logo değişimi yaptı ve bunu sosyal medyada duyurdu. Sonra  Facebook’tan binlerce yorum ve mesaj gönderildi. Binlerce olumsuz mail atıldı. Sonuç olarak marka buna daha fazla direnemedi ve geri adım atıp eski logosuna geri dönüş yaptı.
Sosyal medyadaki bir diğer sorun sizden sürekli sonuç bekleyen yöneticileriniz ya da işverenler. Bu baskı da sosyal medya yönetiminde hatalara yol açabiliyor. Bu yüzden markalara sosyal medyaya girerken 2 defa düşünmelerini tavsiye ediyorum. Çünkü önünüzde uzun ince bir yol olacak ve karanlıkta ilerlemeniz gerekecek.
2)Markanın […]
&s tarafından.|2016-10-29T01:34:07+03:00Çarşamba, Mayıs 8, 2013|Kategoriler: Duyurular, Genel, Haberler, Marka, Patent, Tasarım|SOSYAL MEDYA VE MARKA için yorumlar kapalı

Markalaşmak nedir? Marka nedir?

Markalaşmak nedir? Marka nedir? Çokça sorulan ve üzerinde durulan bir konu.

Markalaşmak nedir sorusuna verilecek en güzel cevaplardan biri: Markalaşmak, beyazlığa kanat çırpmak, mükemmelleşebilmektir. Daha iyi hale gelmek, daha iyisini sunmaktır. Bunu yapabilmek içinde, birçok önemli faktör vardır.Şimdi bunları inceleyelim:

1)Yönetim, markanın vizyonudur. Aslında markayı marka yapan, yönetimidir. Yönetimin vizyonu, markalaşmanın en önemli adımıdır. Yöneticinin vizyonu yeterli değilse, kendini ve şirketini geliştirmek için çalışmalar yapmıyorsa, o şirketin markalaşması zordur. Çünkü markalaşmak, birçok şeyden fedakarlık yapmayı gerektirir. Bunlara katlanabilecek, kabul edebilecekseniz markalaşabiliyorsunuz.

2)İnsan kaynağı. Markalaşma yolunda en önemli adımlardan biri insan kaynağıdır. İnsan kaynağının kalitesi, ürüne de yansır, hizmet kalitesine de. Bu yüzden markalaşmak isteyen bir firmanın, en fazla üzerinde durması gereken konuların başında, insan kaynakları geliyor. İnsan kaynakları, aynı zamanda şirketin yapısı hakkında fikir sahibi olmanızı kolaylaştırır. Çalışanı mutlu olmayan bir şirketin, markalaşması zordur. Burada ince bir detay var.Bazı şirketler markalaştıktan sonra insan kaynağı kalitesini düşürüyor, çalışanlara eski hassasiyeti göstermiyorlar. Bu durumda çalışan mutsuz oluyor, zamanla bu markaya yansıyor. Marka kısa vadede olmasa bile, uzun vadede kaybediyor.

3)Müşteri hizmetleri, markaların güç merkezleridir. Müşteri, markanın canıdır. Can damarıdır. Gelişim ve ortaya çıkış nedenidir. Müşterisi güçlü olmayan markanın, ömrü uzun olmaz. Müşterisine sahip çıkan, onu mutlu eden markanın müşterisi de ona sahip çıkar. Bu yüzden müşteri hizmetlerini, müşteri memnuniyetini çok üst düzeyde tutmak gerekiyor. Bunu sağlayamayan firmalar güç kaybediyor. Çünkü artık eskisi gibi değil. Müşterinin önünde birçok alternatif var. Birini beğenmezse, diğerini seçebiliyor. Müşteri sadakati eskisi gibi değil.

4)Ürün, markanın bel kemiğidir. Markayı tercih etme nedenini oluşturan, üründür. Ürünün tercih edilebilmesi için, farklılaşması gerekir. Diğerlerinden ayrılması, daha iyi şeyler sunması gerekir. Bir mağazaya gittiğinizde yüzlerce farklı marka ve ürün görüyorsunuz. Bir markanın ürününün, diğer ürünler arasından sıyrılıp kendini göstermesi, markayı büyüten, güçlendiren bir durum. Bu yüzden ürünün kalitesi, ürünün ne vaad ettiği, müşteriye faydası, müşterinin beklentisinin önüne geçebilmesi, marka için çok önemli noktalar.

5)Pazarlama: Öncelikle belirtmek isterim ki, pazarlama ile satış aynı şey değildir. Bazı yerlerde aynı şey gibi kullanımları olsa da, birbirinden farklıdır. Basit bir şekilde şöyle tarif edebiliriz: Pazarlama, müşteriyi şirkete getirme, satış da eli dolu göndermektir. Yani pazarlama orta, satış goldür. Markalaşma yolunda en önemli adımlardan biri pazarlamadır. Çünkü marka olmak isteyen bir firmanın, müşteriye ihtiyacı vardır. Bunu sağlayan da pazarlamadır. Bu konuda, dünyaca ünlü pazarlama uzmanı Philip Kotler “Pazarlama, müşteri oluşturma sanatıdır” diyor. Yani pazarlama birçok etkeni bir araya getirerek müşteriyi firmayla tanıştıran, firmaya ulaştıran, firmaya çeken faaliyettir. Pazarlama çok kapsamlı bir disiplindir. Daha geniş bir yazıda bu konu üzerinde duracağız.

6) Satış: Satış ile ilgili en sevdiğim tanımlama: Gol atmaktır, cümlesidir. Çünkü satış sizin sonuç aldığınız, emeklerinizin karşılığı aldığınız noktadır. Satış ekibi iyi olmayan, ürünlerini iyi bir şekilde sunamayan bir şirket, marka olamaz. Bu yüzden satış kısmı, şirketlerin en önemli kısımlarından biridir. Bu noktada bir detay daha var: Verimli satış. Sadece satış yapmanız yetmez. Yaptığınız satışları ve bunların etkilerini ölçümlemeniz gerekir. Müşterinizi, tekrar tekrar şirketinize getirmeniz gerekir. Ancak bu şekilde başarılı olursunuz.

7)Reklam: Reklamı sona bırakmamın nedeni, önem olarak son kısımda olması değil, süreç olarak sonda olunca etkisinin artmasıdır. Yani reklam, markanın cilasıdır. Diğer tüm aşamaları iyi yaparsanız, yapacağınız reklamla şirketinizi parlatırsınız. […]

&s tarafından.|2016-10-29T01:34:07+03:00Çarşamba, Mayıs 8, 2013|Kategoriler: Duyurular, Genel, Haberler, Marka, Patent, Tasarım|Markalaşmak nedir? Marka nedir? için yorumlar kapalı

Nasıl Marka Olunur?

Nasıl marka olunur?

Nasıl marka olunur?

Marka
5 harfli
Anlamlı
Anlamsız
Anlamlandırılabilir…
Bir Simge
Ses
Dokunuş
Harf
İşaret…
Farklı
Ayırt edici
İlgi çeken
Sahiplenilen
Peşinden gidilen…
Bir iz
Binlerce vuruş…
Markalaşmak
11 harfli
Emek isteyen
Yürek isteyen
Heyecan isteyen
Gönül verilen…
Sabırla büyütülen
Sürekli tazelenen
Durmak bilmeyen
Çok az bulunan…
Daima istenen
Zor ulaşılan
Çabuk kaybedilen
Hızla tükenebilen
Keyifle izlenen…
Bir süreç
Binlerce basamak.
Nasıl marka olunur?
16 harfli
Tek cümle
Bedel ödeyerek.

 

&s tarafından.|2016-10-29T01:34:07+03:00Çarşamba, Mayıs 8, 2013|Kategoriler: Duyurular, Genel, Haberler, Marka, Patent, Tasarım|Nasıl Marka Olunur? için yorumlar kapalı
Go to Top